haklı çıkarmak - Türkisch Englisch Wörterbuch

haklı çıkarmak

Bedeutungen von dem Begriff "haklı çıkarmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 17 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
haklı çıkarmak vindicate v.
The EU can now vindicate its claim to a place on the world stage by brokering this strategy.
AB şimdi bu stratejiye aracılık ederek dünya sahnesinde yer alma iddiasını haklı çıkarabilir.

More Sentences
haklı çıkarmak justify v.
Being under stress doesn't justify your rudeness towards everyone.
Stres altında olmanız herkese karşı kabalığınızı haklı çıkarmaz.

More Sentences
Technical
haklı çıkarmak justify v.
We must state that poverty, injustice or conflict are not causes which can justify barbarism.
Yoksulluk, adaletsizlik veya çatışmanın barbarlığı haklı çıkaracak nedenler olmadığını belirtmeliyiz.

More Sentences
General
haklı çıkarmak legitimate v.
haklı çıkarmak prove somebody right v.
haklı çıkarmak warrant v.
haklı çıkarmak legitimatize v.
haklı çıkarmak excuse v.
haklı çıkarmak right v.
haklı çıkarmak legitimize v.
haklı çıkarmak legitimatise v.
haklı çıkarmak honest [obsolete] v.
Phrasals
haklı çıkarmak stand up for v.
haklı çıkarmak account for v.
Law
haklı çıkarmak legitimatize v.
haklı çıkarmak legitimise v.
haklı çıkarmak legitimatise v.

Bedeutungen, die der Begriff "haklı çıkarmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 5 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
delille haklı çıkarmak vindicate v.
Phrasals
bir şeyi (düşünceyi bir şey yaparak) haklı çıkarmak justify (something) by (doing something) v.
ile/yaparak haklı çıkarmak justify by v.
Proverb
sert bir eylemi haklı çıkarmak için bahane bulmak kolaydır it is easy to find a stick to beat a dog
Colloquial
yaptığını haklı çıkarmak justify what one is doing v.